56- Hatamız
Gencimizin kısa cevabı ve ardından sorduğu soru galiba havada kalmıştı, Ali Haydar öğretmen kendi sorduğu soruya hâlâ cevap aramaktaydı haline bakılırsa. Sanki öğrencisinin cevabı onu tatmin etmemişti, daha doğrusu bu bir cevap gibi bile gelmemişti bu eski tüfek delikanlıya, o başka alemlerdeydi sanki. - Yok oğlum, biz hata yaptık, hatta büyük hata yaptık, dedi, kendi kendisine mırıldanır gibi. Öyle ya, bu memlekette yaşı küçük olanların büyüklerine, hele hele öğrencilerin öğretmenlerine; - Hatalısınız, hata yaptınız! bizi yanlış eğittiniz, olacakları bilemediniz ve yenildik işte, oysa size çok güvenmiştik, başımıza gelenlerin çoğu sizin yüzünüzden! deme gibi bir lüksleri yoktu, olamazdı, akla dahi gelemezdi. Zaten bu memlekette kimse hata yapmazdı ki. Hata başkalarına mahsustu. Oysa atalarımız Hatasız kul olmaz! demişlerdi hazır. Ama o hatalı kullar biz değildik, başkalarıydı. - Hatamız şu oldu oğlum, dedi,...