29- Gemi kalkıyor
Kaptan (patron) Sacit Sami, dişleri arasında kocaman bir Havana pürosu, başında yanlarında altın renkli sırmaları parıl parıl parlayan gösterişli kaptan şapkası, sırtında aynı biçimde omuz başlarında altın renginde sırmalı apoletleri parlayan tiril tiril beyaz gömleğiyle, neşe içinde, kaptan köşkünde ve ayakta, gözleri ufukları tararken iki eliyle tuttuğu kocaman bir ahşap tekerlek şeklindeki dümeni sürekli olarak bir tur sola bir tur sağa çevirerek gururla gülümsüyor, -nedense bu tür gemilerde cildi güneşten bronzlaşmış yakışıklı bir kaptan, dümeni devamlı bir sağa bir sola döndürürdü, böylece bu aşk gemisi ve içindeki keyiften ve aşktan sarhoş yolcuları, deniz üzerinde aynen bir sarhoşun yolda yürüyüşü gibi yılankavi bir iz çıkararak seyrederlerdi, vardır elbette bunun da bir hikmeti- , gemimizin tertemiz ve kusursuz bir işçilikle döşenmiş, verniklenmiş ve cilâlanmış bu nedenle de neredeyse ayna gibi parıldayan ahşap güvertesi üzerindeki iki genç; biraz geminin yal...