Unutulmuş bir yerde-9
Torun bütün hızıyla dedesinin kollarına atıldı ve tüm gücüyle dedesine sarıldı, bir kaç saniye sonra da asıl amacını açıverdi çocukça heyecanıyla..dede dedi, bak orada çok güzel bir bebek var bana alır mısııııın.. O zaman eşine ve gelinine kaydı gözleri..onlar da gülerek izliyorlardı durumu..eşi söze karıştı, sabahtan beri oyuncak da satan kitapçının vitrininde gördüğü taş bebeği isteyip duruyor, annesi çok oyuncağı var almayalım diyor ben de bir şey diyemedim..artık dede torun ikiniz halledin meseleyi dedi..o zamanlar şimdiki gibi çok ve çeşitli oyuncaklar gelmezdi kasabalarına..kitapçı arada bir gittiği İstanbul'dan kırtasiye malzemelerini getirirken buralarda satılacağına inandığı, biraz da kendi zevkine uygun bulduğu bir kaç oyuncak da getirirdi..erkekler için küçük itfaiye ve polis arabaları, kızlar için de bebekler olurdu bunlar genellikle..torunun gördüğü bu taş bebek de eski bir oyuncak olmakla birlikte kızların bir türlü sevmekten ve oynamaktan bıkma...